Salgın önlemlerinin 1 Temmuz’da sona ermesiyle birlikte işten çıkarma yasağı da sona erdi. Sendikaların tüm çağrılarına rağmen yasağın kalkması toplu işten çıkarmaların önünü açtı.1 Temmuz itibarıyla başlayan yeni normalleşme ile çok sayıda çalışan sosyal medya hesaplarından işten çıkarıldığını duyurmaya başladı.

İLK KIYIM HAVACILIK SEKTÖRÜNDE
İşten çıkarmaların ilk olarak yaşandığı kurumlar arasında, salgında en çok ekonomik kayıp yaşayan havacılık sektöründen geldi. Türk Hava Yolları (THY) da yasağın kalkmasıyla harekete geçti. THY, önceki gün 24 çalışanını işten çıkardı. THY Basın Müşaviri Yahya Üstün, sosyal medya hesabından yaptığı duyuruda 24 işçinin iş akdinin maaşlarında yarıya kadar indirimi zorlayan protokolü imzalamamaları olduğunu açıkça yazdı.

SENDİKAL FAALİYETLER İŞTEN ÇIKARILMAYA MI NEDEN OLDU?
Pegasus Hava Yolları’nda da dün itibarıyla aralarında yabancı pilotların bulunduğu toplam 40 çalışanın iş akdi feshedildi. Airporthaberde yer alan bilgilere göre işten çıkarılanlar arasında yer alan 13-14 kişinin sendikal faaliyetlerde bulundukları gerekçesiyle işten çıkarıldıkları iddia edildi. Ancak işten çıkarmaların performansa dayalı değerlendirmeler sonucunda belirlendiği öğrenildi.

RESMİ VERİLERE YANSIYACAK
Yasakların kalkmasıyla ilgili BirGün’e açıklamalarda bulunan Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Arzu Çerkezoğlu, salgının etkileri henüz geçmemişken tedbirlerin ortadan kaldırılmasının işsizlikte tablonun daha da ağırlaştıracağına işaret etti. Özellikle küçük iş yerleri başta olmak üzere çok sayıda şirketin işten çıkarmalara başladığı belirten Çerkezoğlu, bu durumunun resmi verilere de yansıyacağına dikkat çekti.

Çerkezoğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Türkiye tarihinin en büyük işsizlik ve istihdam krizini yaşıyor. Her 3 kişiden biri işsiz. Sınırlı önlemlerin ortadan kalkması bu krizi daha da büyütecek. Toplu işten çıkarmalar yaşanacak. Herkes daha fazla yoksullaşacak. İşten çıkarma yasağı ve ücretsiz izin uygulaması devam etmeli. Salgın hâlâ devam ediyor, bu nedenle nakit ücret desteği sağlanmalı. Özellikle asgari ücret üzerinde vergi ve kesinti yükünün hazineden karşılanması yoluyla yani devletin taşın altına elini koyması koşuluyla çok ciddi bir katkı, yine bütün çalışanlar açısından yoksullaşmayı gidermek açısından bir katkı sağlanmış olacaktır. Yani daha fazla sosyal politika sosyal devlet.”