"BIRAK DA, DÜZCELİYE NE YAKIŞACAĞINI DÜZCELİLER ANLATSIN"

"BIRAK DA, DÜZCELİYE NE YAKIŞACAĞINI DÜZCELİLER ANLATSIN"

Burası Düzce Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni usta gazeteci Fatih Melih Maradit, köşe yazısında Kaynaşlı Belediye Başkanı Birol Şahin'in "Düzce muhafazakar bir yerdir. Dini değerlerine bağlıdır. Sevinelim, kutlayalım ama sınırları aşmadan!!!" ifadelerine yanıt verdi.

Yazının tamamı şöyle:

"Gazetemizi takip edenler bilir; geçen yıl Temmuz ayında “Sansasyonel söylemlerin ne faydası olur?” başlığıyla bir yazı yazmıştım.

   Yazımda özetle: koltuk sahiplerinin ulusal basına yansıyan sansasyonel söylemleriyle kentine hiçbir şey katmadıklarına, aksine çoğu zaman zarar bile verdiklerine değinmeye çalışmıştım.

   Buna örnek olarak da, eski vekillerden İbrahim Korkmaz’ın söylemlerini, Fevai Arslan’ın -bir ihtimal- ağzından kaçan o cümleyi, Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş’in Audi’yle gündeme oturmasını ve Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın ayı heykeli ve hızlı trenle ilgili çıkışlarını vermiştim.

   Tabii bir de sadece işini yaparak da gündeme oturabilen, Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in yaptıklarından söz etmiş ve yazımın sonunu da şöyle bağlamıştım;  

   “Kimse kusura bakmasın ama sadece bu tür söylemleriyle veya eylemlerle ülkede adını duyurmaya çalışanların samimiyetine benim pek inanasım gelmiyor.

   Ama eğer niyetleri, “Ülke gündemine geleyim, kentimi parmakla göstersinler” ise, Büyükerşen örneği gözlerinin önünde…

   Başka yöntemler denemeye hiç gerek yok!”

*

   Bu konulara tekrardan girme nedenim ise Kaynaşlı Belediye Başkanı Birol Şahin’in “Artık yeter be kardeşim” dedirten son açıklaması...

   Hani zırt-pırt çıkıp sürekli benzer açıklamalar yapıyor, aklı sıra ülke gündemine gelip prim yaptığını düşünüyor ve bizim de “kendi görüşüdür” diye sesimiz çıkmıyor falan ama bu defa işin içine bir de “Düzcelilik” giriyorsa, bu kentin en eski ailelerinden birinin bir ferdi olarak bana da iki çift söz etme hakkı düşer herhalde.

*

   Birol bey demiş ki; “Düzcespor’un şampiyonluk kutlamalarına bayan şarkıcı getirmeleri Düzcespor’a ve Düzceliye yakışmaz…”

   Ne diyeyim bilemedim!..

   Şaştım kaldım!..

   Düzcelilere ne yakışıp ne yakışmadığı size kaldıysa, vay halimize!..

   Sizin gibilerin söylemleri yüzünden, Düzcemiz’in ülkede nasıl anılmaya başladığının ve böylesi söylemlerden dolayı bu kenti dışarıdaki insanlara karşı nasıl savunmak zorunda kaldığımızın farkında mısınız?

   Ama sizlerin derdi belki de Düzce değil. Belli ki tek derdiniz, birilerine karşı bir şekilde prim yapmak.

   Bunu da her başarının sevinci yaşanacakken, böylesi çıkışlar yaparak ve sevincimizi kursağımızda bırakarak yapıyorsunuz.

*

   Yapmayın kardeşim. Yapmayın.

   Böyle abuk-sabuk çıkışlar yapacağınıza önce işinizi doğru dürüst yapın. Yaptığınız işle gündeme oturun.

*

   Ha bu arada hemen Düzcelilere nelerin yakışmayacağını da ben anlatayım, size de belki “dank” eder.

   İlk başta Düzcelilere yobazlık yakışmaz mesela…

   Mesela mesela kadınlara dil uzatmak ve aklını fikrini hep belden aşağıya çalıştırmak hiç yakışmaz.

   İstanbul ve Ankara gibi Türkiye’nin en büyük iki kentinin tam ortasında olmasından dolayı, bizlere görmemişlik de yakışmaz.

   Sonra mesela, yalan söylemek yakışmaz.

   Hele sözünde durmamak, hiç yakışmaz.

   Bilmem anlatabildim mi???

*

   Siz belki bilmiyor olabilirsiniz ama Düzceli merttir. Moderndir. Yeri gelir entelektüeldir de.

   Onun için dediğim gibi; sen işine bak kardeşim, rezil etme bizi cümle aleme.

   Bırak da, Düzceliye ne yakışacağını Düzceliler anlatsın."

Köşe yazısı: Burası Düzce

Güncelleme Tarihi: 05 Mayıs 2022, 15:18
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER