Geçtiğimiz seçimlerde CHP Bolu 3. ve daha sonra 2. Milletvekili adaylığını sırtlayan Cop'la yaptığımız röportajda sorularımızı yanıtladı. Burak Cop siyasete nerede devam edeceğindenden, güncel sorunlara ve geçtiğimiz dönemde artan saldırı haberlerinden gelecek seçimlere bir çok konuda yorumları paylaştı.
Sol Haber Portalı' nda geçtiğimiz günlerde köşe yazarlığına başlayan Cop'a bu fikrin nasıl oluştuğunu sormamız üzerine süreci şöyle anlattı.
"Öncelikle Sol Haber Portalı'nda yazı yazmamı öneren eski milletvekillerimizden biri. İsmini vermeyeceğim. Ulusal medyada sesimizi duyuracağımız mecraların azaldığını buna karşılık Sol Haber Portal'ın etkili bir mecra olduğuna dikkat çekerek orada yazmamı istedi. Bu görüş benim de aklıma yattı. Her ne kadar bir partiye yakınlığı ile bilinsede CHP tabanına da hitap eden bir site. Yalnızca CHP tabanına değil tabi. Cumhuriyet Halk Partilililerin de yakınen takip ettiğini biliyorum. Hali hazırda bizim eski milletvekilimiz Oğuz Oyan'da var. Oğuz hocanın yanı sıra geçmişte de CHP li yazarlar oldu. Sözgelimi İlhan Cihaner, dolayısıyla solda ilk yazan CHP'li ben değilim son da olmayacağım."
"DEDEMİN RUHUNU ŞAD ETMEK İÇİN BOLU'DA SİYASET YAPIYORUM "
Medya 14 : Siyasete nerede ve nasıl devam edeceksiniz?
Burak Cop: "Ben siyaseti kariyerizim olarak görmüyorum. Belki söylediğimi duygusal bulabilirsiniz ama ben rahmetli dedem Mehmet Cop'un ruhunu şad etmek için Bolu'da siyaset yapıyorum. Sadece Bolu'da da siyaset yapmıyorum. İstanbul'da da CHP'nin çeşitli etkinliklerine katılıyorum. Bolu'da da çok kısa bir zaman içinde SODEV (Sosyal Demokrasi Vakfı) Paneli düzenlemeyi düşünüyoruz. Nisan ayında etkinlik netleşecek. Konu tabiki AKP'den sonrası ne olacak. Sadece adı kalan Cumhuriyet kavramının içi nasıl doldurulacak bunları konuşacağız. Bolu'da siyasete devam edeceğim. Geçen yıl önseçimin ardından Bolu'da beni destekleyen arkadaşlara bir söz vermiştim. Demiştim ki 'Siz beni bu önseçim öncesi dört hafta yalnız bırakmadınız. Bana sahip çıktınız, beni bağrınıza bastınız, bende en az önümüzdeki dört sene sizi yalnız bırakmayacağım.' dolayısıyla evet Bolu'da siyaset yapmaya devam edeceğim."
Medya 14: İktidar Partisi'nin Bolu'da ki durumuna dair neler söyleyeceksiniz?
Burak Cop : "Orman Bakanlığına ait arazinin ihale ile kime verileceği konusunda görüşlerimi iki ay önce dile getirmiştim. AKP içindeki sermaye fraksiyonlaşması, bunun çok belirginleştiğini görmüştük. Bir tarafta AKP'li Belediye Başkanı ve ona yakın iş adamı karşısında da AKP'li Milletvekili ve ona yakın iş adamı yer alıyordu. Bu ihale Aladdin Yılmaz'ın yenilgisi ile sonuçlamış görünüyor. Bu durumun Bolu'da AKP içinde ki çelişkileri derinleştireceğini düşünüyorum.
AKP'nin İl Başkanlığı görevini sürdürmekte olan Nurettin Doğanay aktif bir görüntü vermeye çalışıyor. Çeşitli ilçelere yaptığı ziyaretlerde tabanına moral aşılamaya çalışıyor. Ama beim gözlemime göre Bolu'da AKP'nin Türkiye genelinde olduğu gibi içten içe kaynamalar yaşadığını görüyoruz. dolayısıyla içerdeki sorunları örtmek için bu kadar aktif bir profil verdiğini düşünüyorum Doğanay'ın.
AKP BİR ÇIKAR ŞEBEKESİ
AKP'nin genelindeki içinde yaşanan ayrımın Bolu'ya da yanısıdığı görülüyor. AKP içinde ciddi bir çatışma var. Bunu kimi zaman Bülent Arınç kimi zaman Hüseyin Çelik'in açıklamalarında görüyoruz. Bu ayrışmalar Boluda'da etkisini gösteriyor. Çünkü neticede AKP, CHP gibi köklü bir parti olmaktan ziyade çeşitli çıkarlara sahip olan insanların bir araya geldiği çıkar şebekesi.
Çıkar bittiği zaman AKP'nin de biteceğini dolayısıyla AKP'nin sonrasının konuşulması gerektiğini düşünüyorum.
DEĞİL 20 YIL SONRA, 20 AY SONRA AKP!
AKP milli görüş partisi olmaktan çıktı. Yandaş iş adamlarının çıkarlarını koruyan bir partiye dönüştü. Ben 20 yıl sonra Saadet Partisi'nin var olacağına inanıyorum ama değil 20 yıl sonra 20 ay sonra Ak Parti diye bir parti kalırmı çok emin değilim. Eğer ki 7 Haziran'dan sonra Devlet Bahçeli AKP'nin işleriin kolaylaştırmasaydı muhtemelen AKP'nin bittiğini görecektik. Şu anda yapay olarak varlığını sürdürüyor."
"BOLU CHP'DE UMUT VAT"
Medya14: Dilerseniz iktidarı böyle yorumlamışken biraz da muhalefetten bahsedelim. CHP'nin iç çekişmlerinin muhalefet yapmasına engel teşkil ettiği yönünde genel bir kanı var. Siz neler söyleyeceksiniz?
Burak Cop: "Elbette CHP'nin etkili bir muhalefet yapamadığına dair eleştiriler dile getiriliyor. Parti içi çekişmelerden ötürü Bolu özelinde yaşadığımız sıkıntılar var. Ama parti içi ayrışmaların çözüme kavuşacağına dair güçlü bir umutda var Bolu'da. Gelecek hafta Merkez İlçe delegeleri seçimi yapılacak ve Parti içinde birbirine düşmüş grupların partinin ortak çıkarı için bir araya gelerek belki ortak bir listeyle belki tek adayla önümüzdeki sürece gireceğini görüyorum. Buna dair kısa süre önce partide yapılan toplantıda sağduyu ve birlik beraberliğin olduğu bir irade ortaya çıktı. Görünen o ki bir önceki seçime göre daha demokratik ve herkesin içine sinen bir seçim olacak."
"BELEDİYE BAŞKANLIĞINI KAZANACAĞIZ!"
"AKP'nin mevcut düşüşüne bağlı olarak CHP'nin Bolu'da ciddi kazanımlar elde edeceği görülüyor. Başta Belediye Başkanlığı olmak üzere. Görünen o ki hem Belediye Başkanlı için hem milletvekilliği için çıkacak adaylar eğer işbirliği yapar birbirlerinin işini kolaylaştırırlarsa ben Bolu'da CHP'nin Belediye Başkanlığını ve 2 milletvekilliğini alacağını düşünüyorum. Birbirlerinin işini zorlaştırırlarsa elimizdeki milletvekilliği dahi tehlikeye girebilir."
"ORGANİZE BİR SALDIRI"
Medya 14 : Geçtiğimiz günlerde CHP Düzce İl Başkanı Zekeriya Tozan'ın uğradığı saldırıya dair açıklamalarınız oldu. Daha sonrasında herhangi bir gelişme oldu mu? Ayrıca aynı gün Bolu'da da Komünist Partililer'e benzer bir saldırı oldu.
Burak Cop: "Düzce de ki İl Başkanımıza yapılan saldırılarda aradan geçen zaman sonraası şaşırtıcı olmayan bir takım ilişkiler ortaya çıkmaya başladı. Saldırganlar ile Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş arasındaki ilişkiler ortaya çıkmaya başladı. Bu olayın AKP'nin organize bir tertibi olduğun bize düşündürücek emareler var. Söz gelimi saldırganların avukatlığını üstlenen kişi AKP'nin Düzce örgütünde bir yönetici. Bunun yanı sıra AKP'nin 3 milletvekilinden ikisi İl Başkanımız Zekeriya beye geçmiş olsun telefonu açarken bir diğer milletvekilinin olay günü hastanede ve adliyede saldırganları himaye eden tutum içine girdiğini biliyoruz.
BAĞLANTILAR MEHMET KELEŞİ İŞARET EDİYOR
Saldırganların birinin yolu geçmişte CHP'den diğerinin de DSP'den geçmiş. Sonuç olarak ikiside ihraç edilmiş. Bu saldırıyı düzenliyecek kişi olarak bunların seçilmeside kasıtlı birşey. Tetikçilerin kimliğinin yanı sıra önemli olan azmettiricinin kimliği. Olayı azmettiren ve sahiplenen Osmanlı Torunları Derneğinin Şube Başkanı olan İ.Ü.'nün bağlantıları bize doğrudan Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş'i işaret ediyor.
SALDIRANLARIN KİMLİĞİ AYNI
Bolu'da aynı gün Komünist Parti üyeleri saldırıya uğradı. Saldırıya uğrayanların kimlikleri her ne kadar farklı olsada saldıranlar iktidar yanlısı bir kimliğe sahip.
Her iki olay gösteriyorki iktidar adına paramiliter unsurlar. Türkiye'nin her yerinde benzer saldırılar gerçekleşiyor. Ve bu paramiliter saldırıları yapanların jenerik bir adı var, isimlerinde hep bir anahtar kelime geçiyor Osmanlı. Osmanlı kelimesi bizim için hukuki varlığı 94 yıl önce sona ermiş bir devleti ifade etmiyor. Bu bir parola. Ama şu da bir gerçekki AKP'ye karşı ciddi bir toplumsal muhalefet var. Toplumsal muhalefette elbette kendini savunmaktan aciz değil. Burada çatışma ortamına girilmemesi iktidara düşüyor. "
Güncelleme Tarihi: 05 Nisan 2016, 18:40