BURAK COP SİYASİ ÇALIŞMALARA DEVAM EDİYOR

7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde CHP'den Bolu milletvekili adayı olan akademisyen Burak Cop, siyasi çalışmalarını İstanbul'da sürdürüyor. Sosyal Demokrasi Vakfı'nın (SODEV) yılda iki defa düzenlediği Sosyal Demokrasi Okulu'nun eğitmeni olarak Salı günü katılımcılara "sosyal demokrasi ve insan hakları" konulu bir ders veren Cop, dün (Perşembe) de CHP Kadıköy İlçe Başkanlığı'ndaki parti içi eğitimde aynı konuda sunum yaptı. Cop'un verdiği eğitimi internet bağlantısı aracılığıyla CHP Samsun il örgütündeki partililer de canlı olarak takip etti. Burak Cop, sunumunun ardından hem Samsunlu hem de Kadıköylü CHP'lilerin sorularını yanıtladı.

BURAK COP SİYASİ ÇALIŞMALARA DEVAM EDİYOR
 Cop, 15 Temmuz sonrası yaşanan hak ihlallerine dair bir soruya verdiği yanıtta şunları söyledi: 
"İktidar, bastırılan kanlı darbe girişiminin ardından ne yazık ki FETÖ'yle mücadele adına pek çok hukuk ihlali yapıyor. Gözaltında şüpheli ölüm ile işkence ve kötü muamele vakalarını söz konusu. Kamuda yapılan tasfiyelerde FETÖ'yle hiçbir bağlantısı olmayan pek çok kişi de işten atıldı. Bir terör örgütünün üyesi olmak, mahkemece tespit edilmesi gereken bir durumdur. Fakat falanca veya filanca bürokratın verdiği kararla insanlar terörist damgası yiyerek memuriyetten atılıyor. 

 Öte yandan KHK'lar aracılığıyla resmen mülkiyet transferi yapılıyor. Mülkiyet hakkı en eski insan haklarından biridir, 18. yüzyıla dayanır, Osmanlı-Türk hukuk mirasına da Tanzimat Fermanı'yla beraber dahil olmuştur. Malı mülkü müsadere etmek Osmanlıların 19. asırda terk ettiği bir uygulamaydı fakat şimdi ona da geri dönüldü. KHK ile kapatılan radyo, televizyon ve internet siteleri ise ifade özgürlüğünün çok açık bir ihlali. Türkiye'nin ne yazık ki önümüzdeki dönemde AİHM'den seri halde mahkumiyetler alması olası. 

 Yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele görmeme hakkı, mülkiyet hakkı, adil yargılanma hakkı ve ifade hürriyetinin ihlali gibi pek çok konu başlığında açılacak davalarda Türkiye'nin AİHM'de mahkum edilmesi ihtimali var. Rusya ile beraber AİHM'de en çok mahkum olan ülkeyiz. Bu ülke bundan daha iyisini hak ediyor. 

 Geçenlerde Kayserili bir trafik polisinin sırf eşi kendisinden habersiz Bank Asya'ya birkaç bin lira yatırdığı için meslekten ihraç edildiğine dair bir haber yayınlandı. Örgütsel ilişkinin ne olduğu bellidir; hiyerarşide bir rolünüz vardır, yardım ve yataklık ediyorsunuzdur, ya da yasadışı işlerden haberiniz vardır. Bir insanın, devletin faaliyetine izin verdiği bir bankaya para yatırmış olması yahut çocuğunu Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı bir okula göndermesi ise, velev ki Fethullahçıların okulu olsun, o kişinin devlet içindeki FETÖ örgütlenmesiyle ilişkili olduğu anlamına gelmeyebilir. Bu yapılanlar kamu vicdanını yaralıyor. Hele ki kabinede Fethullahçı kolej mezunu bir bakan varken." 



 


Güncelleme Tarihi: 26 Ekim 2016, 19:09
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER