DEVA PARTİSİ'NDEN 17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİ AÇIKLAMASI

DEVA Partisi Bolu İl Yönetimi, merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan ve "asrın felaketi" olarak tanımlanan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’ne ilişkin basın açıklamasında bulundu. Açıklamada, 21 yıl aradan eğitim kurumlarında yapılan güçlendirme çalışmalarında geç kalındığı ve imar barışının vatandaşlara yapılan en büyük yanlış olduğuna dikkat çekildi.

DEVA PARTİSİ'NDEN 17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİ AÇIKLAMASI

17 Ağustos 1999'da saat 03.02'de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi; Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce'de yıkıma neden oldu.

TBMM Deprem Riskinin Araştırılarak Deprem Yönetiminde Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi̇ Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunun Temmuz 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi yaralandı.

DEVA Marmara Depremi’nin 23. yıldönümü nedeniyle il binasında basın açıklaması düzenledi. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan DEVA Partisi Bolu İl Başkanı Nadir Gürkan Yetkin, 23 yıl boyunca ‘depremi unutmadık, unutturmayacağız’ denildiği halde depreme öncesi için herhangi bir çalışma yürütülmediğine dikkat çekti.

Yaşanan depremlerde sorumluluğun yapı denetim şirketlerine yüklenildiğini kaydeden Yetkin, “Yaşanan bir felaketin her zaman bir sorumlusu arandı. Bu sorunun kime ait olduğu ile ilgili çalışmalar yapıldı. Bütün sorumluluğu yapı denetim şirketlerine attık. İlgili birimler tarafından atılmış somut bir örnek yok. Türkiye, deprem kuşağında yer alıyor, sadece Bolu’yu ilgilendiren bir mesele değil. Deprem, bir doğal afettir. Ancak biz insanlara düşen sorumluğu yerine getirme konusunda eksiğiz. DEVA Partisi olarak, çok önemli konulardan biri olan afet yönetimi için eylem planımız var. İktidara geldiğimiz anda bu konuda gerçek bir adım atıldığını vatandaşlarımız görecektir” dedi.

Depreme karşı atılması gereken adımların tüm kurumlarla bilinçli bir şekilde yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Yetkin, “Geçtiğimiz günlerde yaşanan sağanak yağış ve fırtına sırasında AFAD binasının halini hepimiz gördük. Bu sadece bir kurumla çözülecek bir mesele değil, bilinçle çözülecek bir mesele. En basit bir iş için bile uzmanlık gerekiyor. Sadece sermayeye dayalı bir sistem var. Siyasi kaygılar nedeniyle meslek odalarının denetiminin kaldırılması sonucu var olan disiplin yok edilmiş durumda. Bu konunun esas uzmanları olan teknik insanların sahada önü kapatılmış durumda. Meslek odaları, aylardır ‘her şantiyeye bir şef’ olması gerektiğini ifade ediyor. Fakat hükümet, meslek odalarının bu uyarılarına kulağını tıkamış durumda” diye konuştu.

1999 depreminden 21 yıl sonra Bolu’da okulların güçlendirildiğini anımsatan Yetkin, “Özellikle Bolu için konuşacak olursak 1999 depreminden 21 sene sonra okulların depreme dayanıklı olmadığını öğrenip güçlendirme çalışmalarına başlanıyor. Aklımız başımıza 21 sene sonra mı geldi? Mevcut dönemde her şey maliyete dayalı olduğu için örneğin ucuz işçilik, ucuz mühendislik, ucuz hizmet bütün bunların sonucunda da maksimum performans beklentisi oluşuyor. Öncelikli olarak bakılması gereken maliyet değil performanstır. Biz sadece ‘depremi unutmadık’ söyleyeceğiz. Deprem hep kendini hatırlatacak bizde kötü yapılmış bu binalarda maalesef can kayıpları yaşayacağız. Özellikle bilim ve teknikle bu işe el atılması lazım. Devletin kendini bu işten sıyırmaması lazım” ifadelerine yer verdi.

DEVA Partisi Yönetim Kurulu Üyesi ve Şehir ve Bölge Plancısı Bergen Yılmaz, DEVA Partisi’nin Afet eylem Planı’na dikkat çekerek olası afetlere karşı alınacak tedbirleri en üst seviyeye taşımakta kararlı olduklarını ifade etti.

Risk azaltma hedefi ile afetle mücadele edileceğini belirten Yılmaz, açıklamasında şunlara yer verdi:

“Doğayı göz arda ederek ve afet gerçeğini yok sayarak hareket edildiğinde çoğu önlenebilir zararın nasıl büyük acılara neden olduğunu hep beraber yaşadık. DEVA Partisi olarak olası afetlere karşı alınacak tedbirleri en üst seviyeye taşımakta kararlıyız. Sağlıklı ve sürdürülebilir yaşam alanlarında güvenli bir hayatın insanın doğal hakkı olduğunu düşünüyoruz. DEVA Afet Eylem Planı, uzmanlarla kaleme alınmış, somut yol haritamızdır. Merkezi idarenin afet yönetimi ile ilgili yetkilerini yerinden yönetim ilkesini esas alan yaklaşımla yeniden düzenlemek, afet yönetimi kurumlarını yeni bir bakış açısıyla ileri bir görüş katarak yenilemek, belediyelere yerel afet tehlikesi ve risk haritalarını hazırlama yükümlülüğü getirilerek risk azaltma hedefi koyulması gibi afetle mücadele etmeye kararlıyız.”

DEVA Partisi Merkez İlçe Başkanı ve Jeofizik Mühendisi Raşit Ateş, imar barışı ile yapılaşmaya uygun olmayan, daha önce inşa edilen binaların güçlendirme çalışmaları ile hizmete açıldığını söyleyerek şunları kaydetti:

“Depremin 23. yıldönümünde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza baş sağlığı diliyorum. Böyle depremleri tekrar tekrar yaşayacağız. Deprem, doğal bir olaydır, afet haline getiren insanlardır. Depremler sayesinde göller, vadiler, ovalar, dağlar oluşuyor. Bir bölgede büyük bir deprem olduysa gelecekte de en azından o büyüklükte bir deprem olacağını bilmemiz gerekiyor.

İmar barışı, 1999’dan bugüne kadar bu ülkeye yapılmış en büyük hata imar barışıdır. İçeriğinde hiçbir teknik denetimden geçmeden sağlıklı mı değil mi deprem riski var mı yok mu bunlar kararlaştırılmadan yasal izinleri varmış gibi gerçekleştirildi. Sorumluluk imar barışından yararlanan kişiye yüklenildi.İmara açılması sakıncalı arazileri açmak siyasetten bağımsız değildir. İmar barışı getirildi. İmar barışında, imara uygun olmayan eskiden yapılmış binalara tekrar biraz takviye veya güçlendirme adı altında tekrar aynı binalara insanları yerleştirmek yoluyla ilerde olacak bir depremde can kaybına neden olur.

1999 depreminden sonra fon adı altında para toplanıyor. Bu paralar nereye gidiyor? Depremden önce kullanılıyor mu? Bu konu hakkında çalışmalar yapılması gerekiyor. Müteahhitlik ile ilgili de çalışmalar yapılmalıdır. Netice itibariyle biz DEVA Partisi olarak ikinci eylem planımız Afet Eylem Planı’dır. Yaklaşık 54 maddeden oluşan bir harita hazırladık. Ben liyakat sahibi dürüst insanların hazırladığını size söyleyebilirim. Bu eylem planını biz olalım olmayalım hangi hükümet başa gelirse gelsin bizden alıp uygulayabilir diye düşünüyorum. Vatandaşlarımızın maddi, manevi bir kayıp yaşamasını istemiyoruz.”

DEVA Partisi Bolu İl Yönetim Kurulu Üyesi ve Çevre Mühendisi Barış Şahin, Marmara Depremi'nden 3 ay sonra 12 Kasım'da Düzce- Bolu Depremi'nin meydana geldiğini hatırlatarak afet yönetiminin önemine dikkat çekti

Şahin'in açıklamasının tamamı şöyle: 

"Marmara Bölgesi'nde Gölcük merkezli yaşanan deprem Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi. Ben ve benim yaş grubumdaki birçok vatandaşımız depremin ne anlama geldiğini o gece öğrendi. Bundan yaklaşık 3 ay sonra fayın doğu bölümü 12 Kasım'da Düzce-Bolu depremi ile kırıldı ve işte o zaman depremi kalbimizde hissettik. Her iki depremde ve yaşadığımız tüm doğal afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum Bir daha büyük acıların yaşanmamasını temenni ediyorum. Maalesef ki depremler ülkemizin ve yer küremizin gerçeği. Depremlerin önlenmesi mümkün değil, ancak deprem etkisiyle meydana gelecek kayıpları en aza indirmek bizlerin elinde. Uzun yıllardır uzmanlarımızdan duymuş olduğumuz deprem 'Öldürmez ihmal ve tedbirsizlik öldürür' sözü vardır. Evet, bu söz doğrudur ancak eksiktir. 'Yaşananları unutmak da öldürür.' Bu yüzden afet yönetimini, afetlerden çok çok önce hazırlıklarımızı yaparak başlatmalıyız."

Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2022, 01:01
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER