Ankara'nın ünlü doktorlarından Doktor Neşet Naci Arzan'ın Ulus Samanpazarı'ndaki muayenehanesinde(Eski Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü binası) 16 Ekim 1945 tarihinde “Genelkurmay Başkanı Kâzım Orbay'ın oğlu Haşmet Orbay tarafından yedi kurşunla vurularak öldürülür”(Wikipedia).
İddialara göre “Ankara Valisi Nevzat Tandoğan, Haşmet'in Robert Kolej'den arkadaşı olan ve onunla aynı evi paylaşan Reşit Mercan'ı bu cinayeti mutlaka üstlenmesi için ikna eder” (Wikipedia). Mercan "Cinayeti ben işledim" der. Mahkeme Mercan'a 20 yıl, Haşmet Orbay'a da "Ona silahı ben verdim" dediği için, sadece bir yıl ceza verilir.
Yargıtay mahkemenin ilk kararını bozar ve davayı da Ankara'dan alarak Nisan 1946’da Bolu Ağır Ceza Mahkemesine gönderir. Bolu'daki yargılamalarda, mahkemede katilin Haşmet Orbay olduğu ortaya çıkar.
Mahkemenin kararını Yargıtay'da bozduran dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Fahrettin Karaoğlan, 16 Haziran 1946 tarihinde otomobili içinde ölü bulunmuştur.
Bu dava Siyasi bir cinayetmidir ? Bir karanlık ajan opreasyonumudur hep tartışılagelmiştir.
19 Nisan 1946 Cumhuriyet Gazetesi
6 Ekim 1945'te, Sovyet Büyükelçiliği'nin doktorluğunu da yapan Neşet Naci Arzan, Ulus'ta 7 kurşunla öldürüldü. Reşit Mercan önce "Ben yaptım" dedi, ardından suçu işleyenin, Genelkurmay Başkanı Kazım Orbay’ın oğlu Haşmet Orbay olduğunu söyledi. Orbay 18, Mercan 9 yıla mahkum olsa da iki hükümlü, 1950’deki afla serbest kaldı. Haşmet Orbay, Genelkurmay Başkanı Kazım Orbay'ın oğlu ve Ankara Valisi Nevzat Tandoğan'ın da Özel Kalem Müdürü’ydü. Öldürülen ise aynı zamanda Ankara'daki Sovyetler Birliği Büyükelçiliği’nin doktoruydu.”( Emin Özgönül 17 Ekim 2021 Sözcü Gazetesi).
Doktor Neşet Naci Arzan, 16 Ekim 1945’te saat 19.00 sularında Anafartalar Caddesi’ndeki Himaye-i Etfal (Çocuk Esirgeme Kurumu) Apartmanı’nın beş numaralı dairesinde bulunan muayenehanesinde öldürüldü. Cinayetin işlendiği bina bugün Aile Bakanlığı’na bağlı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne ait.
Ankara Ağır Ceza Mahkemesi kararı Yargıtay Başsavcısının talebi üzerine Yargıtay tarafından bozulur. 26 Ocak 1946’da Yargıtay’da bozulan karar gereği davanın Bolu Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesine karar verilir.İlk Duruşma 15 Mayıs 1946 da yapılır.
16 Mayıs 1946 Cumhuriyet
10 Temmuz 1948
Tanık olarak çağrıldığı mahkemede sanık durumuna düşen Ankara'nın 17 yıllık valisi, Nevzat Tandoğan, 9 Temmuz 1946 gecesi kafasına bir kurşun sıkarak intihar etmiştir(Wikipedia). İntiharın bu davayla ilgisi olup olmadığı net değildir. 30 Temmuz 1946 tarihinde ise Genelkurmay Başkanı Kâzım Orbay görevinden istifa etmiştir.
31 Temmuz 1948
Bolu Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla Ankara Ağır Ceza Mahkemesi kararı ortadan kalkar. Genelkurmay Başkanının oğlu, Ankara Valiliği Özel Kalem Müdürü olan sanık mahkum olur.
14 Temmuz 1948 Ulus Gazetesi
“Ankara Cinayeti” ya da “Bolu davası” olarak bilinen olayın Bolu ile yargılama dışında bir ilgisi yoktur.
Haşmet Orbay davası, siyasetin ,askeri ve sivil bürokrasinin yargıya etkisinin tescillenmiş ilk örneklerinden birisidir. Ancak vicdan sahibi yargıçlar ve savcılar bunu kabullenmezler. Temyiz edilen Ankara Ağır Ceza Mahkemesi kararı Bolu Ağır Ceza Mahkemesinden geri döner. Yine de cinayet olayının nedeni tam aydınlatılamaz. Kimine göre bir ajanlık olayı vardır, kimine göre kız meselesi, kimine göre de bir yolsuzluk meselesi vardır.
Yararlanılan Kaynaklar
-Wikipedia
17.10.2021 İktibas
1945-1946-1948 Yılı Ulus ve Cumhuriyet Gazeteleri
Güncelleme Tarihi: 02 Mayıs 2022, 16:46