Elbette ülkelerinde can güvenlikleri olmadığı haklı gerekçesi ile Türkiye’ye iltica eden mültecilerin geldikleri yerlere dönmeleri sağlanmalı.
Elbette bu misafirlik fazla uzadı,
Elbette sınırlarımızı delik deşen bu akına karşı derhal önlem alınmalı,
Elbette siyasi iktidarın ensarcı, ümmetçi, ihvancı politikalarına karşı parlamento içinde ve dışında en sert muhalefet yapılmalı,
Elbette Afgan mültecileri arasında Taliban, Suriye mültecileri arasında İŞİD-El Nüsra- El Kaideci militanların olma ihtimali hepimizi derinden endişeye sürüklüyor.
Elbette ülkenin gençleri işsiz ve geleceğe umutsuz bakarken patronların ucuz işgücü peşinde mülteci çalıştırmasına karşı çıkmalıyız..
Buraya kadar tamam…
Ancak bu mesele Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın şoven, faşist, ırkçı, popülist yaklaşımları ile çözülemez.
Baştan beri şov yapma heveslisi olan Tanju Özcan uzun tatilinde bu konuyu düşünmüş, dönüşte ise planını uygulamaya koymuştur.
Ülke gündemine oturmuş, ilk başlarda ortalama Türk insanını ikna eder gibi oldu ise de başta partisi CHP olmak üzere, pek çok sevdiği İmamoğlu olmak üzere, birçok aklı başında kesim tarafından yalnız bırakılmıştır.
Girdiği yalnızlık sendromu onu şu anda hiçbir görüşmeyi kabul etmeme psikozuna sokarak odasına kapatmış, kara kara düşüncelere sevk etmiştir.
Şimdi bu düşünceler nerden durduk yerde Tanju Özcan’ın kafasına girmiştir?
Çünkü Medya14 ‘ün “İnadım İnat” haberinde olduğu gibi etrafında aklı başında bir siyasi irade yoktur.
Etrafında sağduyulu kadrolar yoktur.
Ramiz, zıpzıp, mantarcı derin İlker, Karagöz, birkaç paragöz kıytırık gasteci bozuntusu ve Bahadır.
İşte o kadar…
Popülist, şov meraklısı Tanju Özcan bu kez ağır hata yapmıştır.
İlerleyen ay ve yıllarda bunun acısına katlanmaktan başka çaresi yoktur.
Partisinin lideri Kılıçdaroğlu kısa bir sürede iktidara geleceğiz ve mülteci kardeşlerimizi ikna ederek ülkelerine dönmelerini sağlayacağız dememiş midir?
Daha ne istiyorsun?
Kerbela’da Hz Muhammet’in torunu Hz. Hüseyin’i kuşatan, Emevi Ordusu komutanı 1.Yezid’in Hüseyin ve küçük birliğini çölde aç ve susuz bırakmak sureti ile katletmelerinin post modern versiyonu peşinde misin?
Solıngen faciasını hatırlıyor musunuz?
Hatırlatalım,
29 Mayıs 1993 tarihinde Almanya’nın Solingen şehrinde Türk Genç ailesinin evinin Neo Naziler tarafınden kundaklanması sonucu aileden 5 kişi yanarak yaşamını yitirmiştir.
Gürsun İnce, Hatice, Hülya, Saime Genç ve Gülistan Öztürk.
Hepimiz bu facia sonrası ayağa kalkmadık mı?
Hepimizin canı yanmadı mı?
Hepimiz Almanya’daki yabancı düşmanlığını en sert sözlerle kınamadık mı?
Ne oldu bize?
Ülkemizin sınırlarını kevgir haline getiren İhvancı, Ümmetçi, Ensarcı AKP iktidarıdır.
Konu tamamı ile budur.
Bunlarla mücadele etmek yerine kentimizde ki birkaç bin Suriyeli, Afganlı mı, Iraklı mı konunun sorumlusudur?
Onlara suyu içemez, kullanamaz hale getirmek, parklarda oturmalarını engellemek nasıl bir çağdışı kafanın ürünüdür?
Tanju Özcan’ın bu ırkçı, şoven anlayışını kınıyor, Bolu Belediye Meclisindeki CHP’li üyeleri sağduyuya davet ediyorum.
Güncelleme Tarihi: 01 Ağustos 2021, 14:30