Dünyayı tehdit eden, iklim krizi, ekonomik kriz, pandemi, gıda kıtlığı ile ilgili endişeler yetmezmiş gibi neredeyse 3.dünya savaşına sebep olacak gerilimler yaşanıyor.. üstelik burnumuzun dibinde..
21.yüzyılda insanlığın bu kaos ortamına hapsolması inanılır gibi değil.. neyin hırsıdır bu, nasıl bir akıl tutulmasıdır!? İbretle naklen savaş izliyoruz..
Rusya ile komşuluk ilişkilerimiz gereği iyi-kötü bilgi sahibi olsak da, Ukrayna hakkında güzel kızları dışında bir şey yokmuş aklımda..
Rusya’nın tehditlerinin savaşa sebep olacak boyuta ulaşmayacağını umarken, birden Ukrayna’nın doğusundaki iki bölgeyi ele geçirdi Putin..
Rusya ve Ukrayna arasında apaçık görülen orantısız güç nedeniyle; değil günler, birkaç saat içinde Rusya istediğini alır diye düşünürken günler geçiyor, canlar yitiyor.. İnsanlar evlerini, barklarını terkediyorlar.. şaşkınlıkla izliyoruz olan-biteni..
Biraz araştırıp, analizleri okuyup anlamaya çalışınca Ukrayna’nın sonuç, NATO genişlemesinin neden olduğu görülüyor.
“Ukrayna’daki krizi anlayabilmek için, Ukrayna’yı satranç tahtasına ve cephe ülkesine dönüştüren ABD’nin stratejisini çözümlemek gerekiyor.
ABD, müttefikleriyle biri Rusya’ya, diğeri Çin’e karşı iki stratejik kuşatma hattı inşa ediyor.
ABD’NİN ÇİN VE RUSYA STRATEJİLERİ
ABD Rusya’ya karşı: Baltık bölgesinden başlayıp Doğu Avrupa’ya inen, Batı Karadeniz ülkelerini kapsayarak Karadeniz hattı boyunca Gürcistan’a ve olanaklar ölçüsünde oradan Orta Asya’ya ulaşan bir yay üzerinden adım adım bu ülkeyi “boğmaya” çalışıyor.
ABD bu amaçla Baltık ülkelerini, Doğu Avrupa ülkelerini ve Batı Karadeniz ülkelerini NATO üyesi yaptı. Ukrayna ve Gürcistan’ı NATO üyesi yapabilmek için fırsat kolluyor. Bu hat üzerindeki Belarus ve Kazakistan’ın karıştırılmak istenmesi de bu nedenle.
ABD, Çin’e karşı: Hindistan’dan Japonya’ya kadar uzanan geniş bir yay üzerinde bu ülkeyi “boğmaya” çalışıyor. ABD bu amaçla Hindistan, Japonya ve Avustralya ile QUAD, İngiltere ve Avustralya ile AUKUS gibi yapılar kuruyor. Japonya ve Güney Kore’de asker bulunduruyor. Tayvan’ı silahlandırıyor. Avustralya’yı Çin’e karşı nükleer üs haline getirmeye çalışıyor.
ABD NEDEN NATO’YU GENİŞLETİYOR?
Ve ABD bu amaçlarını uygulayabilmek için de NATO’yu genişletiyor. ABD, Soğuk Savaş bitiminde 14 üyesi olan NATO’yu, SSCB’yle anlaşmasına rağmen, sürekli Rusya’ya karşı genişletiyor. NATO şimdilik 30 üyeli. Ukrayna, Gürcistan, Moldova, Bosna, İsveç ve Finlandiya’yı da üye yaparak üye sayısını 36’ya çıkarmaya çalışıyor.”
Bu tabloyu analiz etmeden, neden sonuç ilişkisi kurmadan, 30 yılı görmeyip sadece 24 Şubat 2022 sabahına bakarak “Rusya saldırdı” sonucu çıkarmak, bir saptama değildir, anın fotoğrafıdır sadece. Çünkü bu tablo analiz edildiğinde, Ukrayna’nın bir sonuç olduğu ama ABD’nin NATO’yu genişletme stratejisinin ise neden olduğu görülecektir
Savaş yanlısı değiliz elbet de, bu durumda Putin’in Nato tehditini sınırında istememesi fevkalade haklı değil mi?
UKRAYNA KİMİN SAVAŞI?
“Sanıldığı gibi Zelensky yönetimi pürü pak değildir. Ukrayna demokratik değil baskıcı bir düzendir. Orada da düşünce adamları ile gazeteciler tutuklanıyor, yapanın kim olduğu(!) bilinmeyen Aydın cinayetleri sürüyor.
İşe bak!”Tavşana bak” der gibi Rusya-Ukrayna’yı, Putin-Zelensky’i tartışıyoruz. Savaşı çıkaran ABD CIA örgütüdür. Amacı karışıklık çıkartıp Karadeniz’e ABD donanması ile ordusunu sokmak, Montrö’yü yırtmaktır. Uyan Türkiye’m, apaçık tehdit altındasın..
Ukrayna, görüldüğü gibi güzel kadınlar ülkesi değil, eli kanlı Kolomonsky'nin Zelensky aracılığıyla soyduğu bir mafya devletidir. Kolomonsky; ABD, İsrail ile Güney Kıbrıs yurttaşıdır. Putin kiminle savaştığını biliyor. O nedenle hedefim halk değildir diyor.
Zelensky, bir güldürü sanatçısıdır. Ancak, Ukrayna'nın en büyük mafyası Kolomonsky'nin seçtirdiği piyondur. Azov savaşçı nazilerini yöneten, karşı çıkanı öldürten bir musevidir. Ülke zengin, kaymak takımı zengin, halk yoksuldur. Putin saldırınca kaçtılar, halk kaldı. Resim başka.
Dünyada satılan her 3 silahtan 1’i ABD’de yapılıyor. ABD için ne kadar çok savaş, o kadar gelir. İçilen her ABD sigarası kurşun olup bir suçsuzu öldürüyor.
Sakın Ukrayna’yı İHA, SİHA’ya muhtaç sanmayın. Dünyanın en çok silah üreten, satan 9. Ülkesidir.”
(Mehmet Ali Güler ve Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’a ait analizler tırnak içidir)
Büyük resme bakınca, Rusya elbette ABD’ye karşı koymakta haklı..
Bulunduğumuz stratejik bölgede ATA’mız sayesinde Montrö ile korunuyor olsak da, dikkatli ve temkinli, mümkünse tarafsız kalabilmeliyiz.. ABD’nin kilometrelerce öteden gelip, Orta Asya da hakimiyet kurma çabalarına bakarsak; son tahlilde illa bir tercih olacaksa komşudan yana olmak gerekir..
Sağlığında 1990 larda Rusya’nın parçalanacağını gören dünya lideri Atatürk’ümüzün komşumuz Rusya ilgili söyleminde işaret ettiği gibi..
“Bugün Sovyetler dostumuzdur. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır.
Fakat yarın ne olacağını kimse bugünden kestiremez.
Tıpkı Osmanlı gibi parçalanabilir. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. İşte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir.
Bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız.
Hazır olmak, yalnız o günü beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır.
Milletler buna nasıl hazırlanır? Manevi köprüleri sağlam tutarak..
Dil bir köprüdür. İnanç bir köprüdür. Tarih bir köprüdür.
Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz.
Onların (Dış Türklerin) bize yaklaşmasını beklememeliyiz.
Bizim onlara yaklaşmamız gereklidir..”
Evet, ATA’mızın da işaret ettiği üzere her ulus bir dengede kendini konuşlandırmaya çalışırken;
bizim de hedefimiz TÜRK BİRLİĞİ’ni kurmak olmalıdır..
Her ne kadar güzel, paylaşımcı, adil, cennet gibi bir dünya hayal etsek de, hırslarının esiri olmuş insanlar dünyamızı cehenneme çevirmekten vazgeçmeyecekler..
Biz yine de umalım ki, İyiliğin galip geleceği güzel günler çok da uzak olmasın..
Güncelleme Tarihi: 07 Mart 2022, 12:16