Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Bolu Şubesi, 15 Mart Dünya Sosyal Hizmet Günü nedeniyle basın açıklaması düzenledi.
Aile ve sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde saat 12.45'te gerçekleştirilen basın açıklamasını SES Bolu Şube Eş Başkanı Serdar Koçyiğit okudu.
"ARTAN ŞİDDET EN ÖNEMLİ GÖSTERGELERİDİR"
Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin yaşadığı sorunların ve taleplerin sıralandığı açıklamada, "Neoliberal dönüşümle beraber dünya genelinde yaşanan COVİD- 19 pandemisinin yarattığı kriz Ülkede sosyal ve ekonomik hakların hızla budanmasını gündeme getirmiş, uzun vadeli çözümler gerektiren sorunlara gündelik reflekslerle ve siyasal manipülasyona açık yanıtlar üretilmeye çalışılmıştır. Sonuç ise, muazzam bir yoksulluk ve yoksunluk. Temel ihtiyaçların karşılanması adına uzayan kuyruklar, artan intiharlar ve her alanda artan şiddet bunun en önemli göstergeleridir"denildi.
"ONARILMASI GÜÇ YARALAR AÇMIŞTIR"
Her geçen gün insanın insan olmaktan kaynaklı sahip olduğu hakları korumaya ve bu hakları geliştirmeye daha fazla ihtiyaç duyduğunu ifade eden Koçyiğit, "Günümüzde, kadın, çocuk, engelli, yaşlı, LGBTİ+, mülteci, yoksul, hapishanedeki mahkûm başta olmak üzere hakları elinden alınan veya hakları daha fazla korunmaya ihtiyacı olan insanlar, insan hakları çiğnendiği ya da insan haklarının gerekleri yerine getirilmediği için daha fazla psikososyal sorunlarla karşı karşıya kalmakta, yalnızlaşmakta ve çaresiz hale gelmektedir.Siyasal iktidar; Kamu personel/ücret rejiminde izlediği kuralsız, keyfi tutuma ek olarak giderek artan ve derinleşen sosyal sorunlara gerçekçi sosyal politika geliştirmeyerek, yeterli kaynak ayırmayarak, biz sosyal hizmet emekçilerinin emek sömürüsünü artırdığı gibi insan haklarına aykırı bir çalışma düzeni de yaratmıştır. Yaratılan bu düzen, biz sosyal hizmet emekçilerinin çalışma koşullarını tahrip ederek onarılması güç yaralar açmıştı"dedi.
Talepleri sıralayan Koçyiğit, şunları söyledi:
"Küresel salgın ve ekonomik kriz süresince yoksullaşan kitlelere yönelik sosyal politika yaklaşımının kurumsal bakış açısıyla hayata geçirilmesini;
# Kolektif ve sosyal haklar olan Sosyal Güvenlik ve Sosyal Hizmet haklarının korunması ve geliştirilmesini ve pek çok toplum kesiminin güvencesizleştirilmesinin önüne geçilmesini;
# Sosyal hizmetin, hak temelli ve bütüncül bir yaklaşımla ele alınmasını;
# Sosyal Hizmet sunanların ve bu hizmetlerden yararlananların güvence altına alınmasını;
# Kuruluşlarda yeterli ve nitelikli personel bulundurulmasını;
# Atamalarda eşit ve etik kurallara uygun, güvenceli ve tam zamanlı istihdam yapılmasını, ASDEP uygulanmasından vazgeçilmesini,
# İşyerlerinde şiddet, mobbing ve angarya çalışmanın son bulmasını;
# Ücret uygulamalarındaki eşitsizliğin giderilmesini; Sosyal Hizmet Emekçilerinin ekonomik ve özlük haklarının düzeltilmesini, insanca yaşayacak ücret sağlanmasını, ek ödemelerin artırılması ve emekliliğe yansıtılmasını;
# Yaşanan personel eksikliği sebebiyle artan iş yüküyle, ağır koşullarda ve yıpranarak çalışmak durumunda bırakılan emekçilere yıpranma payı ve fiili hizmet zammı verilmesini;
# Görev tanımlarının gerçekçi yapılmasını, etik uygulamalara engel oluşturan yönetsel sorunların çözülmesini, çalışanların keyfi ve görevleri olmayan işlerde çalıştırılmamasını;
# Kurumdaki siyasi kadrolaşmaya, baskı, sürgün, ihraç ve açığa almalara son verilmesini;
# Çalışanların mesleki çalışmalarına müdahale edilmemesini, baskıların kaldırılmasını;
# Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında mülakat gibi usulsüz işletilen uygulamalara derhal son verilmesini;
# Sosyal hizmet emekçilerinin tamamına eşit ücretsiz, nitelikli ve anadilinde hizmet sunan kreşler açılmasını;
# Sosyal hizmet emekçilerinin sosyal incelemeler ve evde hizmet verilmesi gereken durumlar başta olmak üzere, iş sağlığı ve güvenliklerinin sağlanması için gerekli tedbirlerin alınmasını istiyor, Dünya Sosyal Hizmet Gününüzü kutluyor ve
HERKES İÇİN EŞİT, ÜCRETSİZ VE NİTELİKLİ SOSYAL HİZMETİN MÜMKÜN OLDUĞUNA İNANIYORUZ."
Güncelleme Tarihi: 16 Mart 2022, 18:11