SOL Parti Bolu İl örgütü adına açılış konuşmasını yapan Mudurnu İlçe Başkanı Sinan Cantürk “Siyasal islamcı rejimin toplumu her geçen gün daha da baskı altına aldığı, yeni çıkartılan yasalarla medyanın susturulmaya çalışıldığı, emekçi kitlelerin açlığa ve sefalete sürüklendiği, madenlerde katledildiği, kadın cinayetlerinin önüne geçilemediği bir süreçte Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimlerinden birine doğru gidiyoruz.” ifadelerini kullandı. Bu süreçte önümüzdeki seçimlerin taşıdığı anlamı tartışma için böylesi bir etkinliği düzenlediklerini belirten Cantürk “Katılım sağlayan demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcilerine teşekkür ederim, hepiniz tekrardan hoş geldiniz.” dedi.
“YAŞAYACAĞIMIZ BİR ÜLKE İSTİYORUZ”
Söyleşinin moderatörlüğünü üstlenen TMMOB Bolu İl Koordinasyon Sekreteri Erol Perçin Bartın’ın Amasra ilçesinde meydana gelen maden faciasına dikkat çekerek “ Bugün kara bir güne uyandık. Geçmişte Soma’da, Ermenek’te olduğu gibi yerin 7 kat altında evine ekmek götürmek isteyen emekçiler tüm bilimsel ve teknik uyarılara rağmen bir kez daha cinayete kurban gitti. Buradan yaşamını yitiren tüm maden emekçilerinin yakınlarına başsağlığı diliyoruz.” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kader planına inanmış insanlarız” açıklamasına atıfta bulunan Perçin “Eğer ölümlü iş kazalarında Avrupa’nın ilk sırasında ve Dünya’nın üçüncü sırasında yer alıyorsanız, yaşanan iş cinayetlerini kadere sığdırmanız mümkün değildir.” şeklinde konuştu.
Perçin “ Evimize ekmek götürme derdindeyken iş cinayetlerinde ölüyoruz. Geçtiğimiz günlerde 10 Ekim katliamında yitirdiklerimizi andık. Hatırlayın alanlarda barış ve demokrasi talep ederken ölüyoruz. Çocuklarımız tarikat yurtlarında yanarak ölüyor, gençlerimiz dinci gerici baskı altında yurtlarda intihar ediyor. Kadınlarımız, erkek egemen toplumun baskısıyla katlediliyor. Sağlık emekçileri siyaset dilinin yarattığı şiddetle, yaşamları kurtarmak isterken öldürülüyor. Bu ülkede evladına bir kuru ekmek alamayan anne babalar intihar ediyor. 20 yıllık saray rejiminin tablosu böyle. 2023’te ya ölmeye devam edeceğiz ya da yaşamı tercih edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“ALAN SİYASETİ DEĞİL, ALANDA SİYASET”
Perçin’den sonra söz alan SOL Parti PM Üyesi Alper Taş konuşmasında Türkiye’nin siyasi ve toplumsal bir krizin içinde olduğu, krizin kaynağı olan AKP’nin ise iktidarını sürdürebilmek için ülkeyi ateşin içine atmaktan çekinmediğini belirtti. Alper Taş “Memlekete sahip çıkma kararlılığında olan tüm emekçi yurtsever insanların ortak sorumluluğu, bu tek adam rejimine son vermek için birleşmektir.” dedi.
ATI ÇALDIRMAYACAĞIZ, ÜSKÜDAR’I GEÇİRMEYECEĞİZ
“ ‘Seçim Güvenliği İttifakı’ içinde olup tüm Türkiye’de ki oyalara sahip çıkmak için elimizden gelenin daha fazlasını yapmak durumundayız.” diyen Taş “Tüm muhalefet partileri, seçim güvenliği konusunda oluşan tüm sivil girişimler ve toplumsal mücadele dinamikleriyle Seçim Güvenliği İttifakı ile birlikte olacağız.” diye konuştu.
SOL Parti PM Üyesi Alper Taş konuşmalarına “Çok kritik bir seçim sürecine yaklaşıyoruz. Bu kış yine zor geçecek. Kışın sonunun bahar olmasını umut ediyoruz. Ama bekleyerek bahar gelmeyecek, bizim mücadelemizle toplumsal bahar ve toplumsal iyilik, güzellik rüzgârı estirmemiz lazım.” şeklinde devam etti.
‘2023’e giderken Türkiye nereye?’ başlıklı söyleşide sözlerine devam eden Alper Taş “Bizim yapmamız gereken, bu ekonomik politikaların yarattığı sonuçlara karşı özellikle yoksul, emekçi halkın taleplerini dile getirmek. Taleplerin en başına da kamulaştırmayı getiriyoruz. Çünkü bu hayat pahalılığının en önemli nedeni, özelleştirme politikalarıdır. Özelleştirme daha fazla zamdır, daha fazla soygundur. İkincisi, dayanışmamızı da göstermeliyiz. Bu zorlu kış koşullarında darda kalanın derdine derman olma konusunda, olanaklarımız ölçüsünde birbirimizin omuzdaşı olmalıyız. Bunun için de bireysel olmanın ötesinde, kolektif örgütlenmeleri güçlendirmeliyiz.” şeklinde konuştu.
SOL Parti PM Üyesi Alper Taş’ın konuşması sonrasında katılımcıların sorularının cevaplanmasıyla etkinlik sona erdi.