SEÇİMLERE GİDERKEN-1: LİSTELERE DÜŞEN ‘ATEŞ’

Tüm Türkiye referandum gibi bir seçime hazırlanıyor. Seçime girecek siyasi partilerin milletvekili aday listelerini YSK’ye sunmasıyla birlikte neredeyse tüm siyasi partilerde başlayan ‘liste krizinin’ yansımaları 14 Mayıs akşamı açılacak sandıklardan çıkacak sonuçlarla birlikte daha da derinleşecek gibi görünüyor.

SEÇİMLERE GİDERKEN-1: LİSTELERE DÜŞEN ‘ATEŞ’

Türkiye’nin en kritik seçimlerine 33 gün kaldı. Tüm Türkiye, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ya mevcut rejimin devamını sağlamak ya da mevcut rejimin sonlanması için sandık başına gidecek. Seçim anket ortalamalarından görünen, halkın büyük bir kesiminin mevcut rejimin değişmesinden yana olduğu. Halkın gün be gün yoksullaştığı, bir kilo soğanın 25.00 TL’den alıcı bulduğu, kadınların yok sayıldığı, gençlerin görmezden gelindiği, liyakatın kelime anlamının unutulduğu, laiklik karşısında ‘şer’ ittifaklarının kurulduğu böylesi bir düzlemde AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan karşısında oy tercihinin en geniş muhalefet kesiminin adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelmesi ve anketlerin bu şekilde biçimlenmesi ise oldukça gerçekçi.

Diğer taraftan Bolu’da milletvekili aday adaylıklarının açıklanmaya başladığı günden bu yana gerek iktidar blokunda gerekse Millet İttifakı cephesinde yaşanan gerilim ciddi seviyelere tırmandı.

İKTİDAR BLOKUNDA ‘RAHATSIZLIK’

AKP seçmeninde belirli bir kesimin, kesin adaylıklar açıklanmadan önce Nurettin Doğanay ve Alaaddin Yılmaz isimlerinin olası aday gösterilmeleri durumunda oylarını Cumhur İttifakı içerisindeki diğer partilere kaydırmaktan tereddüt etmeyecekleri konuşulmaya başlanmıştı. Bu durum kamuoyuna özenle ‘sızdırılmazken’ Yüksel Coşunyürek’in birinci sıradan aday gösterildiği sıralama AKP seçmenindeki ‘hoşnutsuzluğu’ gidermede yeterli olmadı.

Diğer taraftan Cumhur İttifakının ikinci aktörü MHP, ittifak içerisinde adaylarını duyuran ilk parti oldu. MHP eski il başkanı Cihan Başaran’ın milletvekili aday adaylığı gerekçesiyle il başkanlığından istifa etmesinin hemen akabinde il yönetimi Genel Merkez tarafından tamamen değiştirildi. Bu değişiklikten bir süre sonra Başaran milletvekili aday adaylığından sessizce vazgeçti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin AKP listelerinden aday göstermeyeceğini ilan etmesiyle birlikte yayınlanan aday listeleri de Bolu MHP tabanında beklenen kabulü görmedi.

LİSTE KRİZLERİ VE SEÇENEKLER

Millet İttifakı ortaklarından İYİ Parti’de açıklanan milletvekilleri adayları kamuoyu tarafından parti tabanına en uygun isimlermiş gibi gösterilse de geçtiğimiz aylarda Belediye Başkan Yardımcılığı üzerinden yaşanılan parti içi tartışma yerini sükûnete bırakmış değil. İYİ Parti seçmeninden belirli bir kesimin de seçim günü oy pusulasında CHP’ye ‘evet’ diyebileceği konuşuluyor.

Gerek Cumhur İttifakı gerekse diğer muhalefet partilerinde yaşanan gerilimler kamuoyuna yansıtılmazken, Millet İttifakı içerisinde yer alan CHP aday adaylarından bir isim hem parti içerisinde hem de kamuoyunda ciddi bir tepkiyle karşılandı.

Tüm Bolu’nun da bildiği üzere o isim Türker Ateş. Yıllardır Bolu TSO yöneticiliği ile işveren kesiminin sorunlarına odaklanan Ateş’in CHP’den milletvekili aday adayı olmasıyla birlikte parti içerisinde çok ciddi tartışmalar yaşandı. Yıllardır CHP üyesi olan birçok insan bu aday adaylığa itiraz ederken, kimi milletvekili aday adayları bu ismin listeye girmesiyle kaçıncı sıra olursa olsun gösterilmesi durumunda adaylıktan istifa edeceğini duyurdu.

CHP’DE KRİZ 14 MAYISTAN SONRA BAŞLAYACAK

Ateş’in CHP’den birinci sıra milletvekili adayı gösterilmesiyle birlikte yıllardır sandıkta CHP’yi destekleyen birçok seçmen bu seçimlerde yalnızca Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğini ve milletvekili seçimlerinde sosyalist partilere oy vereceğini ifade ediyor. Aday adaylığı sürecinde Türker Ateş’in varlığına itiraz geliştiren CHP Bolu İl Örgütü kesinleşen adaylıklar sonrası kabuğuna çekildi. Kimi isimler kesinleşen aday listelerinin hemen sonrasında itirazlarını pekiştirseler de yaklaşan seçimlerin ‘kritikliği uyarınca’ kamuoyuna birlik, beraberlik mesajı vermeye çalışıyorlar. CHP’nin zorla da olsa bürünmeye çalıştığı bu sessizliğin 14 Mayıs akşamında açılacak sandıklardan sonra yerini derin bir krize bırakacağı kesin.

Devam edecek…

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER